Are you Planning to Build or Renovate your Home? Let’s Talk!
Get Architecture Consulting206 Mail Parking Nuages, 14529 Levallois-Perret, France.
Mail: Maikoarchitecture@gmail.com
Phone number: +8120-360-4027
Monday - Friday: 8.00am - 6.00pm
Saturday:9.00am - 5.30pm
Holiday: Closed
03.11.2021
Biz müzik öğretmenlerinin en çok duyduğu sorulardan birisi “Müzik eğitimine kaç yaşında başlamalıdır?” üzerine birçok yerde yazılmış çizilmiş olsa da bu soruyu farklı bir bakış açısından cevaplayabiliriz.
Müzik eğitimine her yaşta başlanır. Nasıl mı?
Anne karnından itibaren, dış dünya ile iletişim kurmaya başladığımız düşüncesini kabul ediyorsak, bu evreyi başlangıç yaşı olarak düşünebiliriz. Sanat eğitimi alan demanslı bireylerle yapılan çalışmalar sonucunda gözlemlenmiş olan sosyalleşme başarılarına bakarsak, 70’li yaşlar da müzik eğitimine başlanabilecek yaşlardır.
Bu bakış açısından yola çıkarsak müzik eğitimine başlama yaşı diye bir soru olamayacağı sonucuna varırız. İnsanoğlu varoluşundan itibaren, yasını, mutluğunu, coşkusunu müzik yoluyla aktarmıştır. Dinsel ritüellerinde, doğumunda, ölümünde, savaşında, barışında, zaferinde, kutlamasında her anında ritim, müzik ve dans yer almaktadır.
Erken yaşta müzik eğitimi çocuğun bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimine çok önemli faydalar sağlamaktadır. Dil kullanma becerisi artar, okuma yazmayı daha çabuk öğrenir beden koordinasyonu gelişir, iletişim becerileri gelişir, özgüveni yüksek, kendini ifade edebilen bireyler haline gelirler. Eğer ki ekstra yetenekli bir bireyse, bu yeteneği çok erken yaşlarda keşfedilmiş olmasının büyük avantajını değerlendirerek sanatçı olma yolunda ilerleyebilme imkanına kavuşmuş olurlar. Çok sanatçı üreten toplumlara bakıldığında küçük yaşta çocukların müzikle haşır neşir olduğunu, aile içerisinde müzikle ilgilenen bireyler ve evlerinde enstrüman bulundurdukları görülmektedir. Sanatla ilgilenen ailelerde yeteneğin artarak genetik bir miras gibi nesilden nesile aktarım yaşandığı aşikârdır.
Neden Sanat?
Çünkü sanata eğilim, istek, temayül (bir yana eğilmek) durup dururken olmaz, tüm bu durumlar içsel olarak hissedilen bir ihtiyacın sonucudur. Bundan dolayıdır ki; şarkı söylemek, bir şey çalmak, ya da dans etmek isteriz. Aslında tüm bunları gerçekleştirebilmek için etrafımızda sayısız fırsat vardır, ancak türlü bahanelerle geciktirir, türlü sebeplerle kendimize uygun görmeyiz.
Hepimiz; şarkı söyleyebiliriz, dans edebiliriz, enstrüman çalabiliriz, eğlenebiliriz…
Hayatı hislerimize güvenerek yaşımıza, yetenekli olup olmadığımıza aldırış etmeden, kimin ne düşüneceğini önemsemeden, isteklerimize cevap verebilecek ilahi hediyelere (sanat) EVET! diyebilecek kabiliyetimize inanmalı ve isteklerimize saygı göstermeliyiz.
Bunu yapabilmek için dünyanın en başarılı sanatçısı olmamız gerekmiyor. Müzikle uğraşmak isteyen herkese, bu isteklerine bir an önce kavuşabilmeleri dileklerimle… HAYAT MÜZİKLE GÜZEL.
Yazan: M. Deniz KARAYEL, Müzik Öğretmeni ve Tan Sağtürk Akademi Antalya Kurucu Yöneticisi
Web sitemizde en iyi deneyimi sunmak için çerezler gibi teknolojiler kullanıyoruz. Bu teknolojilere izin vermek, bu sitedeki tarama davranışı veya benzersiz kimlikler gibi verileri işlememize izin verecektir. Onay vermemek veya onayı geri çekmek, belirli özellikleri ve işlevleri olumsuz etkileyebilir.

