Tan Sağtürk Akademi

Bale
Dans
Müzik
Okullarımız

ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ YENİDEN

02.11.2021

ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ YENİDEN

Kendisiyle hatırladığım ilk tanışmam, 1984 yılında annemin bale temsilini izlemeye gidişimle oldu. Çok değerli sanatçılarla dolu görkemli binaya girişimiz, annemin bana her köşesini gezdirmesi ve ‘’Şehrazat’’ balesi için perdenin açılışı dün gibi gözlerimin önünde. O gün fuayesindeki döner merdiveni kaç kere inip çıktım, basamaklarında ne kadar süre oturdum hatırlamıyorum. Ama işte o gün aşık oldum baleye ve kendisine. Kararım kesindi, balerin olacaktım… O kostümleri giyecek, ışıklı makyaj masasında makyajımı ve saçımı yapacak, kulisten geçerek bu muhteşem sahneye ben de çıkacaktım, çıkmalıydım…

Binanın temeli 29 Ekim 1946 yılında atılmış. Dönemin İstanbul Valisi Lütfi Kırdar, 1953 yılında hizmete açılacağını duyurmuş. Masraflar belediye tarafından karşılanacakmış ancak belediyenin bütçesinin yetmeyeceği anlaşılınca 1953 yılında inşaat Bayındırlık Bakanlığı’na devredilmiş. Bakanlık, opera binası olarak tasarlanan binanın bir kültür merkezine dönüştürülmesini öngörmüş ve 1956 yılında projenin başına Hayati Tabanlıoğlu’nu getirmiş. 12 Nisan 1969’da hizmete açılabilmiş.

Ne yazık ki 27 Kasım 1970’te Arthur Miller’in “Cadı Kazanı” eserinin temsili sırasında çıkan yangında bina harap olmuş. Kullanılamaz hale gelen binada kapsamlı onarım çalışmaları gerçekleştirilmiş ve bazı kesimler yeniden yapılmış. Mimari çalışmaları Hayati Tabanlıoğlu tarafından hazırlanıp uygulanan bina 6 Ekim 1978’de bu kez Atatürk Kültür Merkezi (AKM) adıyla açılmış.

1988 yılında konservatuvara girişimle birlikte Kendisiyle olan görüşmelerim sıklaşmıştı. Neredeyse her okul çıkışı koşa koşa gidip çok değerli sanatçıları izleme şansı bulmuştum her defasında farklı heyecanlarla… Ve 29 Nisan 1989 da ilk defa hayalini kurduğum sahneye çıkmıştım. 1998 yılında mezun olduğumda ise artık Kendisi evim olmuştu. Bu süreçte dünyaca ünlü birçok sanatçıyla tanışma ve çalışma fırsatım oldu. 2008 de binanın onarılmasına karar verilince son temsilimiz olan ‘’Güldestan’’ ile sahnemizle vedalaşmak durumunda kaldık…

Benim için oldukça üzücü geçen bu sürenin sonunda yepyeni olmuş, fakat eski anıları da bünyesinde barındıran Murat Tabanlıoğlu tarafından inşa edilen yeni halini görünce mutluluktan havalara uçtum. Ve Kendisiyle yeniden tanıştım ilk günkü heyecanımla…

Yazan: Dilvin Ofluoğlu, Klasik Bale Eğitmeni